AKP'nin çarpıcı özeti: Deprem öncesi sessizlik, sonrası sahte birlikçilik
Haber Metni: Halk, ortadan kaldırılan toplanma yerleri ve çöken iletişim altyapısı yüzünden izole kaldı. Saray yönetimi, tepkileri dikkate almazken birlik ve dayanışma vurgusu yapmaya devam ediyor. Siyaset Bilimci Yılmaz, "Otoriter rejimler için olağanüstü dönemler konsolidasyon fırsatı olarak değerlendiriliyor" şeklinde konuştu.

POLİTİKA SERVİSİ
Marmara Denizi, Silivri açıklarında meydana gelen deprem, Saray rejiminin ülkeyi felakete sürükleyen politikalarını bir kez daha açığa çıkardı.
İstanbul genelinde şiddetli bir şekilde hissedilen depremin ardından halk sokaklara dökülerek Saray'ın yıkıcı rant ve talan politikalarına karşı tepkisini bir kez daha ortaya koydu.
Toplanma alanlarının kaldırıldığı, yerel yöneticilerin siyasi oyunlara kurban edildiği, halkın iletişim kanallarının kesildiği bir ortamda, halk kendi kaderiyle baş başa kaldı.
Saray rejimi, rant politikalarını sürdürürken bir yandan Kanal İstanbul gibi projelerine hız verirken diğer yandan depremin ardından Taksim Gezi Parkı'nda kalan yurttaşlara polis müdahale etti. Parkta çadır kuran yurttaşlar zorla alandan çıkarıldı. Gece boyunca sokaklarda kalanlar ise dayanışma ağlarıyla yaşam alanlarını kurmaya çalıştı.
Saray yönetimi, halkın tepkilerini görmezden gelerek bir kez daha milli birlik ve beraberlik söylemlerine sığındı.
İMAR AFFI HİKAYELERİ
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, yıllardır yönettikleri İstanbul için kentsel dönüşüm çağrısı yaparken, iktidarın rant politikalarının uygulayıcılarından biri olarak tanındı. Kurum, "Siyaseti bir kenara bırakalım" diyerek eleştirilere karşı kendini savunmaya çalıştı. Ancak halkın tepkileri dinlemedi.
Erdoğan, "Deprem gibi herkesi etkileyen konuların siyasi polemiklere alet edilmesini tasvip etmiyoruz. Birlik ve beraberlik zamanıdır" diyerek halkın tepkilerini görmezden geldi.
Saray yönetimi her krizde olduğu gibi milli birlik ve beraberlik söylemlerine sığınsa da, uyguladığı politikalarla halka karşı düşmanca tavır sergiliyor.
İKTİDARIN DEPREM FAYDASI
Siyaset Bilimci Onur Alp Yılmaz, iktidarın depremi kendi çıkarı için kullanmaya çalıştığını belirterek, beraberlik söylemlerinin asıl amacının halkı manipüle etmek olduğunu vurguladı.
Yılmaz, pandemi sürecinin otoriter rejimler için güçlenme fırsatı sunduğunu ifade ederek, Saray yönetiminin de bu süreci kendi lehine kullanmaya çalıştığını dile getirdi.
GERİLİM YARATMA ÇABASI
Yılmaz, Saray yönetiminin toplumsal rıza kaybı yaşamasıyla birlikte halkı kutuplaştırma ve kendi kitlesini konsolide etme çabası içinde olduğunu belirtti. Halkın çoğunluğunun siyasi operasyonlarla ilgili endişeler taşıdığını aktardı.
İktidarın ortaya attığı söylemlerin halkı ikna etmekten uzak olduğunu, asıl hedefin kendi kitlesini korumak olduğunu vurgulayan Yılmaz, Saray'ın topluma antidemokratik güvenlik kaygıları aşılamaya çalıştığını ifade etti.