Ayşe Barım Davası: Delilsiz ve Mantıksız Bir Hukuksuzluk Örneği
Olayın Özeti
📌 Olayın Özeti
Gezi Davası'nda hiçbir delil olmadan komplo teorileriyle suçlanan Ayşe Barım, Gezi eylemlerini organize etmekten tutuklandı. İddianame, delilsiz ve saçma suçlamalarla dolu olup, iddiaların çoğu gerçek dışı ve hukuki dayanağı olmayan iddialardan oluşuyor.
Ünlü oyuncuları, Gezi Direnişi'ne katılmaları için zorladığı iddia edilen menajer Ayşe Barım, iddianamede suçlanıyor. Ancak iddiaya dair herhangi bir delil, şikayetçi ya da tanık bulunmuyor. Oyuncular ise eylemlere kendi istekleriyle katıldıklarını belirttikleri için tanık ifadeleri iddianameye dahil edilmemiş. Bu durum, akıl ve mantık sınırlarını aşan bir yargı sürecine işaret ediyor.

Gezi Davası: Adaletin Tabutuna Son Çivi
Türkiye'de Gezi Davası, adaletin tabutuna son çivi oldu. Hiçbir delil olmadan komplo teorileriyle ceza yağdırıldı. Saray yargısı, menajer Ayşe Barım Vakası ile işaret verdi. Geçmişteki kumpas davaları gibi Gezi Davası da iktidarın hedef gördüğü herkesi içine atacağı bir çuvala dönüştü.
Ayşe Barım, dizi sektöründe tekelleşmekle suçlandı. Apolitik bir kişilik olan Ayşe Barım, gözaltındayken Gezi sanığı yapıldı ve organize etmekle suçlandı. Sağlık sorunları nedeniyle tutuklanmasından üç ay sonra hakkındaki iddianame tamamlandı.
İddianamede Ayşe Barım'a yapılan suçlama, oyuncularına Gezi eylemlerine katılmaları için talimat verdiği yönünde. Ancak oyuncuların ifadeleri, Ayşe Barım'ın böyle bir talimat vermediğini ve kendi özgür iradeleriyle Gezi Parkı'na gittiklerini ortaya koydu. Bu ifadeler, iddianameye konulmadı. Ayrıca, iddianamede Ayşe Barım'a atfedilen Belçika yalanları da yer almadı.
Savcının Komplo Teorileri
İddianamede, Ayşe Barım'ı suçlamak için dayanılan komplo teorileri, hukuki gerçeklerle çelişiyor. Savcı, Gezi olaylarını dış güçlere, etki ajanlarına ve nüfuz casuslarına bağlayarak sayfalar dolusu komplo teorileri öne sürüyor. Gerçekler silinmeye, komplolar yüklüyor.
Gezi Direnişi'nde yaşanan gerçekler, polisin şiddeti ve gençlerin ölümleri, sakat kalmaları, hafızadan silinmeye çalışılıyor. İddianame, gerçeklikten uzak, delilsiz ve mantıksız iddialarla dolu. Ayrıca, oyuncuların sosyal medya paylaşımları bile suç delili gibi sunuluyor.
Google’dan İddianame Çıkarmak
İddianame, Google aramalarıyla yazılmış gibi. Yandaş sitelerin ekran görüntüleri, sosyal medya paylaşımları ve gereksiz bilgilerle dolu. 30 yıl hapis istenen iddianamede suç delili olacak bir kanıt dahi bulunamadı.
Ayşe Barım'ın menajeri olduğu oyuncularla yaptığı telefon görüşmeleri, sosyal medya paylaşımları suç delili gibi sunuluyor. Gerçeği yansıtmayan, gerçeklikten kopuk iddialarla dolu bir iddianame ile Ayşe Barım ağır suçlamalarla karşı karşıya bırakıldı.
Fişleme İtirafı İddianamede
İddianamede, Ayşe Barım'ın telefon irtibatları bile suç delili olarak sunuluyor. Fişleme gerçeği gözler önüne seriliyor. Suçsuz insanlar, iddianameye konularak suçlanıyor. Absürt suçlamalar ve gerçeklikten uzak iddialarla dolu bir iddianame ile adalet çiğneniyor.
Sonuç olarak, hiçbir delil olmadan hazırlanan bu iddianame, Ayşe Barım'ı suçlamak için komplo teorilerine dayanıyor ve gerçeklerle çelişiyor. Adaletin tabutuna son çivi çakılmış durumda ve Türkiye'nin itibarı zedeleniyor.