"Hatay'da ÇED İzni Verilen 239 Proje Tehlike Saçıyor"
Olayın Özeti
📌 Olayın Özeti
Hatay'da onaylanan 239 proje, toz bulutlarıyla halk sağlığını tehdit ediyor. PM2.5'e maruz kalan Hataylılar görünmeyen bir felaketle karşı karşıya.
Hatay'da depremden sonra onaylanan 239 proje, toz bulutlarıyla halk sağlığını tehdit ediyor. PM2.5'e maruz kalan Hataylılar görünmeyen bir felaketle karşı karşıya.

Gökay BAŞCAN
6 Şubat depremlerinin ardından hayatın normale dönmediği Hatay'da, hava kirliliği konteynerlerde yaşamaya mahkûm edilen binlerce insanın sağlığını tehdit ediyor.
Zeytinlikleri, ağaçları rezerv alan ve acele kamulaştırma uygulamalarıyla kesilen Hataylılar, kaçak beton santralleri ve denetimsiz madenlerin ortaya çıkardığı büyük toz bulutlarına maruz kalıyor. Türk Tabipleri Birliği (TTB) Afetlerde Sağlık Hizmetleri Yönetimi Akademisi ile Temiz Hava Hakkı Platformu koordinasyonunda, Hatay Tabip Odası ev sahipliğinde düzenlenen çalıştay, bölgedeki hava kirliliğini ve insan sağlığına etkilerini ortaya koydu. Bölgedeki hava kirliliğinin, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) sınırlarının çok üzerinde olduğu belirtildi.
Depremden bu yana geçen 25 ay içerisinde Hatay'da, büyük çoğunluğu maden, beton, demir-çelik tesisi olmak üzere 272 proje için Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) başvurusu yapıldı. 225'ine "ÇED gerekli değil", 14'üne "ÇED olumlu" kararı veren Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, 239 projeye izin verdi. 10 projeye "ÇED gerekli" kararı verilirken, sadece 25 proje iptal veya iade edildi.
Hayata geçirilen onlarca proje, tarım, orman ve sulak alanları yok ederken büyük toz bulutlarına neden oluyor. Birçok tesis de ruhsatsız, ÇED sürecine tabi tutulmadan kaçak olarak faaliyetlerini sürdürüyor.
TTB'nin öncülüğünde düzenlenen çalıştayda, Şubat 2023 depremleri sonrası artan toz ve hava kirliliğinin ekolojik, toplumsal ve bireysel etkileri sağlık odaklı olarak çok yönlü ele alındı.