Sistematik Şiddet: Kanayan Yara!
Olayın Özeti
📌 Olayın Özeti
Ülke genelindeki halkın Saray rejimine karşı yükselen direnişi, 1 Mayıs meydanlarında ortak taleplerle bir araya gelerek tek adam rejiminden kurtulma iradesini gösterdi. Saray rejiminin gözaltı merkezlerinde artan işkence iddiaları ve hak ihlalleri, ulusal ve uluslararası raporlara yansıdı, özellikle gazetecilere, kadınlara ve avukatlara yönelik şiddet ve baskılar dikkat çekti.
1 Mayıs'ta artan şiddet ve işkence iddiaları, 19 Mart'ın ardından daha da belirgin hale geldi. Son raporlara göre, işkence vakaları artık sistematik bir hal almış durumda. Öğrenciler, gazeteciler, kadınlar ve avukatlar, cezaevlerinde ve gözaltı merkezlerinde yaşanan şiddet politikasını deşifre etti. Bu durum, toplumda büyük yankı uyandırdı.

Saray Rejimi Halkın Direnişine Sert Müdahalede Bulunuyor
Halkın yükselen direnişi, Saray rejiminin darbe girişimine karşı 1 Mayıs meydanlarında kendini gösterdi. Yurttaşlar, ülkenin dört bir yanında rejime karşı ortak taleplerini dile getirdi. 2025 1 Mayıs'ının en önemli sonucu halkın tek adam yönetiminden kurtulma iradesi oldu.
İktidar, halkın direnişini bastırmak için baskı aygıtlarını kullanmaktan çekinmiyor. Özellikle Taksim'e doğru ilerleyen kitleye polisin sert müdahalesi dikkat çekti. İstanbul'da 400'ten fazla gözaltı yaşanırken birçok genç darp edildi.
Özellikle 19 Mart'tan sonra işkence iddialarında artış gözlemlendi. Saray rejimi bu iddiaları reddetse de işkence olayları muhalefet vekilleri, insan hakları dernekleri ve uluslararası kuruluşlar tarafından belgelenmiş durumda.
İşkence ve Kötü Muamele Sistematik Hale Geldi
Birleşmiş Milletler İşkenceye Karşı Komite'nin ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı'nın raporlarına göre işkence vakaları artmış durumda. Gözaltı merkezlerinde işkence ve kötü muamele sistematik bir hal almış durumda. İşkence vakaları özellikle eylemler sırasında, gözaltı süreçlerinde ve cezaevlerinde yaşanıyor.
Öğrenciler, gazeteciler ve avukatlar işkence ve kötü muameleden en çok etkilenen gruplar arasında. Fiziksel ve psikolojik işkence, çıplak arama, cinsel istismar ve sağlık hizmetlerine erişimde kısıtlamalar gibi ihlaller raporlara yansımış durumda.
Kadınlara Yönelik Şiddet ve Hak İhlalleri
19 Mart'tan sonra kadınlar da hak ihlalleriyle karşı karşıya kaldı. Gözaltına alınan kadınlar çıplak aramaya maruz bırakıldı, cinsel tacize uğradı ve cinsiyetçi küfürlerle karşılaştı. Kadınlar, eylem sırasında ve gözaltında çeşitli hak ihlalleri yaşadı.
Bazı kadınlar sert şekilde darbedilirken, bazıları ise cinsel saldırıya uğradı. Kadınlara yönelik şiddet ve taciz olaylarına karşı adalet talepleri artıyor.
Gazetecilere ve Avukatlara Baskı
Gazeteciler ve avukatlar da sistematik şekilde baskı altında tutuluyor. Gazeteciler, eylemleri takip ederken şiddete maruz kalıyor ve gözaltına alınıyor. Avukatlar, müvekkillerini savunurken engelleniyor ve hakları ellerinden alınıyor. Bu durum, rejimin basın ve savunma özgürlüğüne yönelik saldırılarını gözler önüne seriyor.
Hapishane Koşulları ve İşkence
Öğrenciler cezaevlerinde hak ihlallerine maruz kalıyor. İlaçlarına erişimde sorun yaşayan öğrenciler, temel ihtiyaçlarının karşılanmamasından şikayetçi. Cezaevlerindeki hak ihlalleri ve işkence vakaları, insan haklarına ve hukuka aykırı uygulamaları gün yüzüne çıkarıyor.
Rejimin Otoriterleşmesi ve Hak İhlalleri
Türkiye'deki hak ihlalleri kararlarındaki artış, rejimin otoriterleşmesiyle doğru orantılı bir şekilde ilerliyor. Adalet ve insan hakları alanındaki ihlallerin artması endişe verici boyutlara ulaşıyor. Otoriter yönetim, muhalif sesleri bastırmaya yönelik adımlar atmaya devam ediyor.