Su Kıtlığı Tehlikesi Ülkeyi Tehdit Ediyor
Türkiye'deki su seviyelerinde ciddi azalmalara yol açan hava şartlarındaki ani değişimler, iklim krizinin etkilerini gözler önüne seriyor. Kuraklık nedeniyle göllerin kuruma noktasına geldiği ülkemizde uzmanlar, 2030 yılında su kıtlığıyla karşı karşıya kalabileceğimizi belirtiyor. Bu durum, Türkiye'nin gelecekte su sorunu yaşayan ülkeler arasında yer alabileceği uyarısını beraberinde getiriyor.

DÜNYA SU GÜNÜ: BUZULLARIN ERİMESİ TEHLİKEDE!
Bugün 22 Mart ve Dünya Su Günü olarak kutlanıyor. Ancak bu kutlama, suyun geleceği için kırmızı alarmın çaldığını hatırlatmalıdır. Su ve su sorunlarına dikkat çekmek amacıyla belirlenen temalar çerçevesinde düzenlenen etkinlikler, gerçek sorunlara yeterince çözüm sunamıyor. Bu yılki tema "Buzulların Korunması" olsa da, gerçeklik buzulların hızla erimesi ve doğaya verdiği zararla karşı karşıya olduğumuzu gösteriyor. BM'nin verilerine göre, buzul kütlesi kaybı son 20 yılda iki katına çıktı ve bu durumun sorumlusu net: İklim krizi. Eğer gerekli önlemler alınmazsa, birçok buzul 2100 yılına kadar yok olacak.
SU POLİTİKASI: RANTÇILIK MI, TOPLUM MU?
Su, yaşamın temel kaynağı olmasına rağmen su politikaları ne yazık ki hala rant odaklı ilerliyor. Yağış, sıcaklık ve buharlaşma gibi etkenler göllerin seviyelerinde dalgalanmalara neden olurken, bazı göllerde ise kuraklık kaçınılmaz hale geldi. Özellikle İç Anadolu Bölgesi'nde bulunan göllerin durumu vahim. Kuruma tehlikesiyle karşı karşıya olan Acıgöl ve tamamen kuruyan Meke Gölü gibi su kaynakları, su politikalarının acilen gözden geçirilmesi gerektiğini gösteriyor. Türkiye'nin su kaynaklarının azalması, tarımsal verim kaybı ve buzulların erimesi gibi sorunlar, küresel iklim krizinin vurduğu birer yara.
İKLİM KRİZİNE KARŞI ACİL ÖNLEMLER ALINMALI
Gıda Mühendisleri Odası'nın uyarısı net: Buzullar sadece ekosistemi değil, milyonlarca insanın su ve tarım ihtiyacını da karşılıyor. İklim krizi, buzulların erimesiyle su döngüsünü bozuyor ve gıda üretimini tehdit ediyor. Türkiye, buzulların erimesinin etkilerinden kaçamıyor. Ancak üzücü bir gerçek var ki, ülkemizde su politikaları hala kamu yararını değil rantı önceleyerek yürütülüyor. HES'ler, madencilik ve plansız sanayileşme gibi uygulamalar, su havzalarını tahrip ediyor ve ülkemizi su fakiri yapma yolunda hızla ilerliyor. İklim krizine karşı acil ve etkili önlemler alınmazsa, geleceğimiz karanlık olabilir.
BUZULLARIN ERİMESİ: SU KRİZİNİN HABERCİSİ!
Dünyadaki buzullar, tatlı suyun büyük bir kısmını depolarken, maalesef erime tehlikesi altında. Son 20 yılda buzul kaybı iki katına çıkarken, buzulların yüzde 48'i de son 30 yılda eridi. Su kaynaklarının azalması, kuraklık ve tarımsal verim kaybı, buzulların erimesinin doğrudan yansımalarıdır. Su krizi kaçınılmaz hale gelirken, buzulların erimesiyle birlikte suyun değeri de gitgide artıyor. Artık harekete geçme zamanı geldi!