Uzmanlar, deprem sonrası artan bilgi ihtiyacını suistimal eden dolandırıcılar tarafından geliştirilen sahte 'deprem erken uyarı' uygulamalarında ciddi bir artış tespit edildiğini belirterek, uyarılarda bulundu.

Tüketici Konfederasyonu (TÜKONFED) Siber Güvenlik Komisyonu Başkanı Muharrem Baki, bu tür uygulamaların vatandaşları dijital ve fiziksel olarak tehlikeye attığını belirterek, uyarılarda bulundu.

Baki, “Deprem sonrası oluşabilecek erken bilgi uyarı sistemlerine dikkat etmeliyiz. Bu sistemler, depremi saniyeler hatta dakikalar öncesinden haber verdiğini iddia ediyor. Dünyada bu şekilde çalışan örnekler var ancak dikkat etmemiz gereken, bizi reklamlarla kandırmaya çalışan sahte uygulamalar" şeklinde konuştu.

TELEFONLAR, MOBİL SİSMİK SENSÖRE DÖNÜŞÜYOR

Deprem erken uyarı sistemlerinin işleyişini anlatan Baki, telefonlardaki ivmeölçer sensörleri sayesinde küçük sarsıntıların tespit edilebildiğini belirtti. Uygulamanın bu sensörleri kullanarak milyonlarca cihazı bir mobil sismik sensör ağına dönüştürdüğünü aktaran Baki, aynı bölgede birden fazla cihazın aynı anda sarsıntı algılaması durumunda, verilerin sunuculara iletilerek değerlendirildiğini söyledi.

Verilerin merkezi bir sistemde karşılaştırıldığını belirten Baki, aynı bölgede yeterli sayıda cihaz benzer ivme hareketleri kaydederse ve bu sarsıntılar yıkıcı deprem tanımına uyuyorsa, uygulamanın o bölgedeki cihazlara hemen uyarı gönderdiğini ifade etti.

SAHTE UYGULAMALAR, SİBER TEHDİT HALİNE GELİYOR

Sahte deprem uygulamalarının yanlış bilgi yaymanın ötesine geçtiğini vurgulayan Baki, bu yazılımların genellikle telefonlara zararlı yazılımlar bulaştırdığını belirtti. Kamera, mikrofon ve konum gibi hassas verilere erişebilen bu tür uygulamaların, kullanıcıları sahte bildirimlerle reklamlara yönlendirerek gelir elde etmeyi amaçladığını ve hatta telefonlara sahte yazılımlar yükleyerek kişisel verileri ele geçirmeyi hedeflediğini söyledi.

'TÜRKİYE'DE RESMİ MOBİL UYARI SİSTEMİ YOK'

Dünyada örnekleri bulunan ABD ve Japonya'da devlet destekli deprem uyarı sistemlerine dikkat çeken Baki, “ABD ve Japonya'da devletin kurduğu yer altı sismik ölçüm cihazları; cihazlara, bilgisayarlara ve telefonlara uyarı gönderiyor. Ancak Türkiye'de henüz böyle bir sistem yok" dedi.

Devlet destekli erken uyarı sistemlerinin Türkiye'de henüz etkin olmadığını belirten Baki, anında bildirim iddia eden uygulamalara temkinli yaklaşılması gerektiğini vurgulayarak, uygulamaların istediği izinlerin titizlikle incelenmesi gerektiğini belirtti.

Konum, mikrofon, rehber ve dosya erişimi gibi gereksiz izinler isteyen uygulamalardan kaçınılması gerektiğini belirten Baki, “Telefon izinlerini kısıtlamak faydalı olabilir. Ancak bildirimleri ve konumu açık tutmak önemli, böylece acil durumda uyarı alabiliriz" şeklinde konuştu. Baki, “Deprem korkusundan daha tehlikeli olan, dijital güvenliğimizdir. Dijital güvenliğimiz, fiziksel güvenliğimiz kadar önemlidir" dedi.